Site Tasarım: Savaş Çekiç Uygulama: İkipixel

Bu sitede bulunan resimler ve dökümanlar M. Sinan Genim'e aittir ve izinsiz kullanılamazlar. Ancak gerekli izin alındıktan sonra ve kaynak gösterilmek kaydıyla kullanılabilir.

Projeler / Yapılar

AKS Antalya Kültür Sanat Merkezi Uygulama Projesi

Mimari

Dr. M. Sinan Genim

Belma Barış Kurtel

İşveren

ATSO Antalya Ticaret ve Sanayi Odası

Statik

Attila Çaydamlı

Mekanik

Selim Evyapan

Elektrik

Korkut Daşdemir

İşlev

Kültür ve Sanat Merkezi

Proje Yılı

2013

Arsa Alanı

261 m²

İnşaat Alanı

1996 m²


AKS Antalya Kültür Sanat Merkezi Uygulama Projesi
AKS Antalya Kültür Sanat Merkezi Uygulama Projesi

 

BU PROJE Dr. M. SİNAN GENİM'İN ANTALYA'YA ARMAĞANIDIR...

http://www.tepta.com/en/?haber&katID=18&urunID=3694

http://www.tsmd.org.tr/Eklenti/62,sm-22-en-kucukpdf.pdf?0

 

Eğer bakmaktan öteye görmek için çaba harcarsak, bazı yapıtların bir hikaye anlatmak istediğinin farkına varırız. Yüzyıllar önce Mevlana Celaleddin Rumi’nin dediği gibi: “Ne kadar söz varsa düne ait, dünle beraber gitti cancağızım. Şimdi yeni şeyler söylemek lazım.” Bu sözleri unutup, insanları tek tipleştirerek sıraya dizmeye çalışan, farklı düşünmelerini engelleyen dönemlerden geçtik ve geçmeye devam ediyoruz.

 

Bu yapının cephesinde yer alan boruların bir insan veya insan grupları olduğunu düşünmenizi isterim. Beyaza veya siyaha boyanmış bu boruların çatıdan sokağa kadar dümdüz indiğini düşünün, bakınca ne görürüz, asker nizamı dizilmiş, hikayesi olmayan renksiz ve ruhsuz bir görüntü. Halbuki onların dalgalanmalarını, kendilerini özgürce ifade etmelerini sağladığımızda ortaya bir hareket, alışılmışın dışında bir görüntü çıkıyor. Daha ötesi eğer onları renklendirir ve kendilerini daha fazla ifade etmelerine sağlarsak burada bir hikaye var diye düşünüyoruz.

 

Bu boruların hepsi sıkı sıkıya arkalarındaki yüzeye, ait oldukları yere, var olmalarını sağlayan yapıya bağlılar. Bu bağlantılar gördüğünüz gibi birer kelepçe değil, kimi kısa, kimi dalgalanmaya imkan verecek kadar uzun ve dikkat etmediğinizde görülmez haldeler. Boruların birbirlerine değmeden özgürce dalgalanmalarına ve renklerini ifade etmelerine imkan veriyorlar. Eğer onların her rüzgârda sallanıp birbirlerine sertçe veyahut yumuşakça değmelerine olanak verseydik, birbirlerine zarar verir, boyalarının dökülüp paslanmalarına sebep olurduk.

 

Eğer yeterince sıkı sıkıya bağlı olmasalardı bir süre sonra yerlerinden kopup hem birbirlerine hem de çevrelerine zarar verebilirlerdi. Burada gördüğünüz düz borular hukuk, adalet, güvenlik gibi esnetilmeye müsait olmayan konuları, dalgalanmalar sanat, edebiyat, ticaret, sanayi gibi günün şartlarına ve dünyanın gelişimine uyumlu atılımları ifade ediyor. Düşüncede özgür, eylemde sınırlı olduğumuzun görsel bir ifadesi.

 

Bu cephe düzeni bize gelişmiş bir toplumu hatırlatmalı. Herkesin birbirine saygı duyduğu, düşüncesinde ve yaşamında kendini istediği gibi ifade edebildiği, kimsenin bir diğerinin özgürlük ve düşünce alanına müdahale etmediği bir ülke. Hepimizin özlemi bu değil mi? Çünkü hayat bu. Dilerim benim güzel ülkem de tüm sıkıntılarını aşıp, tıpkı buradaki gibi tüm renkleriyle kendini özgürce ifade edebileceği mutlu günlere kavuşacaktır.

 

Antalya Kültür Sanat gelecekte yapacağı çalışmalar ile insanımızın ve elbette öncelikle çocuklarımızın renklenmesine, onların coşkulu dalgalar halinde farklılıklarıyla var olmalarına olanak sağlayacak bir atılımdır.

 

Böylesi ileri bir düşüncenin yeşermesine ve gelecekte köklü bir kurum olarak başka kurumlara da öncülük etmesine imkan sağlayan ve bana hayallerimi hayata geçirme imkanı veren Sn. İpek, Suna ve İnan Kıraç’a, Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı ve çalışma arkadaşlarına, Çalışma arkadaşım Belma Barış Kurtel’e, Pera Müzesi’ndeki dostlarıma ve bu yapının ortaya çıkmasında emekleri geçen herkese büyük şükran duyduğumu söylemek isterim.

 

Bu başarıda katkısı olan herkese en içten teşekkürlerimi sunarım. Bütün övgüler ülkemize aydınlık bir gelecek oluşturmak için çaba harcayan sizlerindir. Ve alkışlar bu düşüncenin gerçekleşmesinde emeği geçen herkese, buna gerçekten hepimizin ihtiyacı var. Amacımız çukurlarda toplaşmak yerine doruklarda birleşmek olmalı.

 

İşte Hayat bu !

Resim Galerisi
  • AKS 01
  • AKS 02
  • AKS 03
  • AKS 04
  • AKS 05
  • AKS 06
  • AKS 20
  • AKS 21
  • AKS 22
  • AKS 23
  • AKS 24
  • AKS 25
  • AKS 26
  • AKS 27
  • AKS 28
  • AKS 29
  • AKS 30
  • AKS 31
  • AKS 32
  • AKS 33
  • AKS 34
  • ASK 35
  • AKS 36
  • AKS 37
  • AKS 38
  • AKS 39
  • AKS 40