Bu sitede bulunan resimler ve dökümanlar M. Sinan Genim'e aittir ve izinsiz kullanılamazlar. Ancak gerekli izin alındıktan sonra ve kaynak gösterilmek kaydıyla kullanılabilir.

“Korunması gerekli kültür varlığı” olarak tescilli olan yapı, geçmişte söz konusu parsel bitişiğindeki parsel ile bir bütün teşkil etmekte iken zaman içinde ifraz edilerek ayrı bir parsel haline getirilmiştir.

Bu parsel içinde yer alan yapı büyük bir ihtimalle yanındaki parsel üzerinde yer alan yapının tahrip olmasından sonra XX. yüzyıl başlarında, belki de müştemilât yapısı olarak yapılmıştır. Kâgir zemin kat üzerine, ahşap karkas olarak yapılan bu yapının, gerek planlama gerekse cephe olarak hiçbir özelliği bulunmamaktaydı. Uzun zamandır bakımsız kalan yapının cephe sıvaları dökülmüş, dış tesirlere açık kalan ahşap taşıyıcıları ve kaplamaları tahrip olmuş, yıkılan bahçe bölümü ve cephesi tuğla duvarlarla takviye edilmişti.

Antalya Kaleiçi'nin en önemli sivil mimarlık örneklerinden biri yaklaşık yirmi yıl önce kamulaştırılan ve geçen süre içinden büyük ölçüde tahrip olan Tekelioğlu Evi'dir. Gerek planlama özellikleri gerekse cephe düzeni açısından günümüzde başka bir örneği yoktur. Özellikle giriş cephesi üzerinde yer alan kalem işi pencere ve dışlık desenleri belki de Anadolu'da günümüzde bulunan son örnektir. Kısa sürede restore edileceği ve bu değişik cephe düzeninin geleceğe intikali konusunda bir ümit ışığı görülmemektedir. Bu sebeple yenilediğimiz bu evde Antalya Kaleiçi'nin son örneğini yaşatmak istedik. Hem bir evin yeniden kullanılabilir hâle gelmesi, hem de yok olan bir anlayışın yeniden hayat bulması için bunu bir fırsat olarak değerlendirmek istedik.

Bu yapının yenilenmesi, aynı zamanda yapay olarak ayrılmış bulunan iki parselin yeniden birleştirilmesini de sağlamış, Antalya Kaleiçi'nin limana hâkim bu uç noktasının bir bütün halinde geleceğe taşınması sağlanmıştır.